İstanbul Üniversitesi’nin felsefe imtihanlarında çok düşük netice alınmış ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tahkikata başlanmış. Bazı iddialara göre felsefe şubesinin profesörleri liyakatsızdırlar.
Üniversite mevzuu üzerindeki dikkati her zaman canlılığını muhafaza eden doktor Adnan Adıvar, bu haberi ve peşindeki iddiaları yokladıktan sonra hiçbirini yanlış bulmadığımız ve bize tasdikten başka rol bırakmayan hükümler veriyor: Felsefe yalnız ders takrirleriyle öğrenilmez; kendine has bir tefekkür kabiliyeti ve kültür seviyesi ister; halbuki Edebiyat Fakültesi’nin felsefe şubesine alınan talebe sıkı bir liyakat elemesinden geçirilmiş değildir, felsefe mevzuu ile muhatapları arasındaki seviye nisbetsizliği göz önünde iken kusuru profesörde aramak doğru olmaz.
Kaldı ki felsefe şubesinin başında von Aster gibi dünyaca tanınmış bir ilim ve felsefe otoritesi vardır. (Onun felsefe tarihi notlarının didaktik meziyetlerinden Tasvir’den çıkan bir makalemde bahsetmiştim, öteki profesör ve doçentler de üniversiteye ehliyetlerinin delillerini vererek girmişlerdir) Nihayet muhterem Adnan Adıvar, bir üniversitenin ilmî değerini talebesinin muvaffakiyetle ölçmenin doğru olmadığına işaret ettikten sonra soruyor: “Üniversitedeki felsefe derslerinin iyi verilip verilmediği nerede tetkik olunacak? Onu da bilmiyoruz. Eğer bu tetkiki yapacak daha yüksek ilmî bir tesis varsa o vakit üniversite denilen müessese üniversite değildir.”
Hülasa ederken bazı sevimli cinas ve imalarına kıymak zorunda kaldığım bu makalelerden alınacak iki ders vardır: Birincisi felsefe gibi insan zekasının en yüksek haddini temsil eden bir şubeye girecek talebeleri seçerken onların seviyeleriyle temas edecekleri mevzuların çetinliği arasındaki nisbetsizliklere mâni olacak ölçüler koymaktır. İkincisi, felsefe talebelerine ve hocalarına tefekkür hamlelerini kolaylaştırıcı ve teşvik edici bir kültür çevresi hazırlamaktır. Bunun maddî ve manevî imkânları zenginleştirilmedikçe üniversite ile lise tahsili arasındaki fark sıfıra doğru koşar.
Muhterem Adıvar’ın unuttuğunu sandığımız bu noktayı da biz tamamlayalım: Bu sene üniversitenin birçok şubelerinde alınan imtihan neticeleri, küçük farklarla, düşük olmuştur. Yalnız bir felsefe şubesi değil, her zamanki gibi müzmin bir üniversite davası önündeyiz.
KAYNAKÇA
Safa, Peyami. Eğitim, Gençlik, Üniversite. Sf. 298.

Comments are closed, but trackbacks and pingbacks are open.