Yazarımızın hayatının kısa özet halinde geçildiği bölümden faydalanarak ondan söz ederek kitabın değerlendirmesine başlamak istiyorum. 1955’te Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde dünyaya gelen yazarımız, 1979 yılında tamamladığı öğrenim hayatından sonra çeşitli sanat ve fikir dergilerinde hikâye, deneme ve inceleme yazılarının yanı sıra Türk Edebiyat vakfı “Ömer Seyfettin hikâye yarışmasında” bir ikincilik ve birde birincilik elde etmiştir.

Bu kısa ve öz, özgeçmişten sonra, incelediğimiz kitabından başka sekiz esere daha imzasını koyan yazarımızın bu hikâye kitabını değerlendirmeye geçebiliriz.

Farklı tat ve lezzette on hikâyeden oluşan kitabımızın ilk hikâyesi, kitaba adını da vermiş olan “Çolpan Yıldızı” adlı hikâyedir. Hikâyede; faklı coğrafyalardan ama aynı kültürden gelmiş iki üniversite öğrencisinin birbirlerine olan yakınlığını anlatmakla beraber. Bu iki çekingen aşığın kendi aralarında hissettiklerini de güzel tarif ve betimlemelerle sayfalara nakşetmiş. İlk günden son gününe kadar hem kız hem Türk milletinin anavatanı olan bozkırlara olan özlemi en güzel şekliyle ifade eden yazarımız, yazdığı bölümlerde kurduğu cümlelerle okuyucuyu o anı yaşıyormuş tadını vermesini de ustalıkla sayfalara nakşetmiş. Her büyük aşkın bittiği gibi bu aşkı da ayrılıkla bitirmiş. Fakat bu ayrılığın gerekçesini de yine bir başka büyük aşkla yani vatan borcu ve vatan aşkıyla bitirmiş. Aşığını terk eden ama doğduğu yerlere âşık bir genç kızın gözyaşlarıyla hikâyemiz bitmiş.

İkinci hikâyemizde, aşkından gözü kör olmuş ve sevdiği kadının kusurlarını görmek istemeyen bir gencin yaşadıkları anlatılmaya çalışılmış. Sevdiği kadının tüm eksiklerini bir kenara bırakıp onunla evliliğin ilk nişanesi olacak olan bir yüzüğü cebinde taşıyan bir gencin yaşadığı dönüm noktası ve o an yaşadıkları anlatılmış. Gencimiz cebinde taşıdığı yüzük, kulağında annesinin öğütleri kalbinde aşkının ateşiyle girdiği sınavın, nasıl bir duygu olduğunu anlamak istiyorsanız bu hikâyeyi mutlaka okumalısınız derim.

Üçüncü hikâyemiz ise tamda seçim atmosferini yaşadığımız şu günlere denk gelen ve hayatımızın bir parçası olan “seçilecekler”le ilgili ve tabi ki seçmenlerle. Bence şu günlerde seçime girecek olan adaylar veya aday adayları bu hikâyeyi bir siyaset dersi olarak okumalı ve ona seçmenin önüne çıkmalı derim. Hatta hikâyeyi okurken seneler öncesine gidip bizim adaylardan birinin bir yudumda çektiği çayın, bardak boşaldığındaki durumu gözlerimin önüne geldi ve adayımızın o çayı nasıl bir zevkle içtiğini hikâyeyi okurken bile görür gibi oldum. Sonucu merak edersiniz belki, adayımız o seçimleri kazandı. Bence siyasetçiler bunu kesinlikle okumalı.

Dördüncü hikâyemizde ise köyden şehre göçen ve yıllar geçse de aradaki uçurumu kapatamayan çekirdek aile konu edinilmiş. Beşinci hikâyemizi okurken rahmetli valimizi anmamak veya hatırlamamak olmuyor. Aslında bizlere bizim gibi düşünen devlet erkânı devleti için boş durmayan millet lazım. İnşallah bir gün tüm kaymakamlarımız bu hikâyedeki kaymakam gibi tüm milletimiz iş arayan gencimiz gibi düşünür ve uygular.

Diğer beş hikâyemizde yine birbirinden güzel ve akıcı bir üslupla yazılmış. Merak edenler için kısaca bahsedelim ki kitabın satılmasına zararımız olmasın. Bir çocuğun ölümden kurtarılma ve ailesinin ilk başlarda yaptığı yanlışın nasıl düzelttiklerini öğrenmek istiyorsanız “Yılancı Hacı” hikâyesi çok etkileyicidir.

Bu kitapta okurken en çok zevk aldığım hikâyelerden biri de “Kırmızı Şapkalı Adam” hikâyesiydi. Hepimizin başına gelebilecek ilginç bir yolculuk hikâyesi ve bir insanın nevrinin nasıl dönebileceğini merak ediyorsanız da “Zurnacı Kel Bektaş” hikâyesini kaçırmayın.

Bir hasta yakınının başına gelebilecek en kötü durumlardan biri de yakınının hastalığına çare bulmamak veya zorda kalmaktır. Eğer böyle bir hikâyede olabilecek en kötü ihtimalin olmasını merak ediyorsanız. Bir memurun kaprisini bir evladın feryadını hasta babanın inanmışlığını aynı hikâyede okumak istiyorsanız “Can Bir Hüma Kuşu” hikâyesini de kaçırmayın.

Birbirinden değişik ve güzel on hikâyeden oluşan kitabı bir çırpıda okudum. Hatta okudum ve tekrar okudum. Benim zevkle okuduğum hikâyeleri kaleme alan Necdet Ekici Hocamızın kalemine sağlık, okumayı düşünen arkadaşlara büyük bir zevkle tavsiye ederim.

Necdet EKİCİ, Çolpan Yıldızı, Akçağ Yayınları, Ankara, 2018, 1.baskı, ISBN: 978-605-342-394-2

Bir yanıt yazın