ÇOK MİLLİYETLİ DEVLETLER DAYANIKSIZDIR
Birden fazla millete dayalı devletlere, <<çok milliyetli devlet>> adı verilir. Bunlar ister bir hanedana, ister <<bir parti>> hâkimiyetine dayansın, ister […]
Birden fazla millete dayalı devletlere, <<çok milliyetli devlet>> adı verilir. Bunlar ister bir hanedana, ister <<bir parti>> hâkimiyetine dayansın, ister […]
Bazılarının sandığı gibi, güzel sanatların hammaddesi <<madde>> değildir. Madde sadece, bir vasıtadan ibarettir. Güzel sanatların hammaddesi, söz, ses, renk, şekil,
İkide bir lise, yüksekokul ve üniversite gençleri, bir münazarada müdafaa edecekleri tezin delillerini öğrenmek için bana gelirler. Zahmetlerini boşa çıkarmam.
Tarih, beşeriyetin mazisi boyunca insanların yaptıklarını anlatır. Devrimize kadar gelip geçen bütün toplulukların, kültüre, medeniyete, kısaca insanlığa hizmet eden milletlerin
Sanatın maksadı var mı? Yahut sanatın bir maksadı olmalı mı? Hiç şüphesiz, her insan gibi sanatkâr da çalışmalarını bir maksada
Fransız muharriri André Maurois, her iş gibi okumanın da kaideleri olduğunu söylüyor ve bunlardan beş tanesini sayıyor. Hülasa edeyim: Birincisi:
Türk-İslâm kültüründe sanat, fert ve cemiyet olarak insanın, <<objektif kalıplardan>> sıkılarak kendine yönelmesi, kendi sübjektifliğinde mutluluk araması ve nihayet merhale
Yıllardan beri, bazı ümitsizlerden mektuplar alırım hayatımda bu dipsiz ruh kuyusuna bende birkaç defa düştüğüm için, oradan dışarı çıkmanın yolunu
Andrê Maurois “Bir Yaşamak San’atı = Un Art de Vivre” adlı kitabı, ki Türkçeye de çevrilmiş ve geçenlerde Kanaat Kitabevi
Geçen sayıda belirttiğimiz üzere ilim, objektivizme ve determinizme dayanarak üniversal (âlemşümul) hakikati aramaktadır. İlim, bu tutuşu ile gerçekten <<âlemşümul hakikate>>
Her inancın sert ve mutedil şekilleri vardır. Sert dindarlık, sert milliyetçilik, sert inkılapçılık, sert ilimcilik, sert sosyalistlik vb. gibi. Bu
İlim, bir bakıma <<objektif gerçeği>> aramak demektir. Objektiflik ise, insanların hislerini, eşya ve olaylara bulaştırmadan, doğrudan doğruya tabiatta veya cemiyette
Bir milletin tarihi, kültürü, medeniyeti ve ülküsü zaman ve mekân içinde <bir bütünlük> ifade eder. Millî vicdan bu konudaki tezatları
Münakaşayı sever misiniz? Hiç sevmezseniz bile buna mecbur olduğunuz anlar çoktur; çünkü yanlış düşündüğünüzü söylemekten zevk alanlar az değildir. Muhtelif
Biz, Türk milliyetçileri olarak, barışı seviyoruz, istiyoruz ve bütün gönlümüzle özlüyoruz. Ancak, esefle belirtelim ki, tarih ve içinde yaşadığımız zaman,